Lahdo Sinemasında Hayatın Afişleri

Dünya ile iletişimimizi sağlayan Lahdo Sineması 1969 yılında İdil'de kuruldu. 1982'de kapısına kilit vuruldu bir daha açılmadı. İşletmecisi Lahdo Sağur olduğu için ismi ile telafuz ediliyordu. İdil toplumunda iletişim aracı olarak Lahdo Sineması başta olmak üzere, bir kaç televizyon ve radyo araçları vardı. Baran otobüsün muavini, Mektup, Niyazi Bilgin, Kerim Kopar, İbarahim Sağur, Abdurrahmane Din, Yakup Baydar gibi şahsiyetler toplumda iletişim aracı konumunda kişilerdi. İdil halkı bu iletişim araçların üzerinde dünyayla irtibat kurarak işini görüyorlardı, yaşama hazırlandıkları gibi, zamanda geçiriyorlardı. Bu kişilerin göstermiş olduğu hizmetler, yaptığı yardımlar insanlar tarafından ilgiyle takip ediliyordu. İdil'de yoğun nufüsa sahip olarak yaşayan Süryanilerin kulakları sosyal gelişimlere açık bir milleti. Yenilikleri takip ederek iş kurmaları ile dikkat çekiyorlardı. Kurulan iletişim sayesinde, gelişen kişilikler Kerim Usta, Lahdo Sağur İdil'de sinema sektörünü kurarlar. Sinemanın kurulduğu alanlar şimdiki Polis lokalin yeri, İdil haber gazetesinin arka tarafında bulunan köşe, sinemanın giriş kapısıydı. Polis lokalin yeri yazlık Sinemaydı, Kerim Usta işletiyordu. İlerleyen yıllarda ise İdil haberin arkasında bulunan yer ise İdil'in ilk kıraathanesiydi, Sağur ailesine aitti. Kahveyi bozan Sağur ailesi Sinemaya uygun yapı inşaa ederek işe başladılar. Alt katta kışlık sinema, üst kısım ise yazlık sinemaydı. Sinema ilçe halkı tarafında Lahdo Sineması olarak biliniyordu. Lahdo Sağur, İbrahim Sağur'un amcasıydı. Sinemayı o işletiyordu. Lahdo Sinema'sının 
kapasitesi 250 kişilkti, doluluk oranı filmlere göre değişiyordu. Filmlerin afişleri tahta panolara asılırdı, tahta pano direğe insan elli yetişmeyecek şekilde asılırdı. İnsanlar afişleri yırttığı işin önlem bu şekilde alınmıştı. İkincisi, duyuru için ise tahta panoyu iki genç taşıyarak mahalle sokaklarında dolaştırırlardı. Filmin isimini, artistin ismini bağırarak duyururlardı. Gençler bu yaptığı işler karşılığında filmleri bedeva izlerlerdi. Bayanlar filme göre sinemaya giderlerdi. Daha çok aşk ve sanatçı filmlerini takip eden bayanlar sinemanın en arkalarında yer alarak filmleri izlerlerdi. Sinema da bayanların ayrı yeri mevcuttu. Sılo Çabuka Sinemada gösterime giren bütün filmleri izlerdi. Film giriş ücreti değişmesine rağmen o hep 1 Lira vererek izlerdi. Sinemanın oluşu, Sinema da izlenen filmlerin etkisi İdil toplumunun üzerinde büyük tesiri vardı. İdil'liler Filmlerden, dövüşü, aşkı, giyimi, kuşamı, aşk sözleri, kavga sözleri, iletişimi, modayı, meslekleri hepsini sinemada görerek tanıyorlardı. İdil'in sokaklarında gördükleri hareketlerin taklidini yaparak paslaşıyorlardı. Lahdo'nun Yazlık Sinemasında Filminin sesini Hopörlerden dışarıya veriliyordu. Sinema Camiye yakındı. Sofiye Enişke Namaza erken giden cemaat ehliydi. Hopörleden gelen önemli sözler dikkatini çektiği için bir türlü namazı doğru dürüst kılamıyormuş. Sofi, namaz ile sinema sesi arasında yaşadığı gelgitlerden dolayı dakikalarca ibadet ediyormuş. Sofinin bu durumunu İdil'de bilmeyen yoktu. Bir Film en fazla İki gün oynatılıyordu. Filmler, Diyarbakır, Adana'dan aliminyüm kapların içinde geliyordu. Cizreli Hasan Usta Makinistti, Filmleri kurar, işler akşama hazırlardı. Hasan usta Abdurrahmane Dine sırf ona küfür etsin diye "Banka şeviti" diyordu. Küfürünü alan Hasan usta keyifle işe koyulurdu. Sinemayı akşam filmine hazırlarken, kesilmiş filmleri toplayıp Tabura veriyordu. Tabur sineması kesilmiş filmlerden Film oynatarak sinema işini yapıyordu. Bir nevi Sinemalar arası yardımlaşma örneği sergileniyordu. 
Gençlerin gözleri Lahdo Sinemasında İbrahim Sağur'u arardı. Sinemanın girişinde bir masa bulunurdu. Lahdo Sağur oturunca risk çok fazlaydı. İbrahim Sağur oturunca umut vardı. İbrahim Sağur filmin bitimine 15 dakika kala gençleri bedeva film izlemeye alması müthiş bir hareketti. Gençler bu dakikayı çok severdi. Bu hareket Sinema işinin zekat işi sayılırdı. 

İBRAHİM SAĞUR
İdil'in önemli gençleri arasında yer alan İbrahim Sağur, Hezex'te Üniversite okuyan gençlerden biriydi. Dicle Üniversitesi Eğitim Ensititüsü Dil Coğrafya Bölümü Tarih Öğretmenliğini okudu. Genç yaşalarında olgunluğu ile bilinen bir insandı. Yakışıklı, düzgün Türkçe, Kürtçe dilleri konuşan Süryani hemşehrimizdi. Toplumsal sorunlara duyarlı olmasın dan dolayı A. Kerim Savaş, Abdurrahman Zengin'in arkadaşları arasındaydı. Diyarbakır'da üniversite okuyordu, eğitimin dışındaki zamanlarda İdil'de iş hayatında amcasına yardım ederdi. Değirmen, Sinema sektöründe vatandaşlara sahip çıkmayı ihmal etmezdi. İnsani davranışlar sergileyerek gençlere yardımcı olması yönü iletişimlerde öne çıkıyordu. Değirmende, Buğday öğütürken köyülülerden mutlaka bir teneke es geçerdi. Değirmene gelenlerin ihtiyaçlarını giderirdi. Yemek, su ihtiyaçlarında yardımcı olurdu. Eğitimci, devrimci olması bu şekilde davranmasına büyük etkendi. Öğretmenlik ataması olmayınca dönemin Cumhurbaşkanı Kenan Evren'e mektup yazar. Mektubuna cevap gelir. Ankara'ya gider. Uğraş verir. Süryani kadim mensubu olduğu için ataması yapılmaz. İdil'e geri döner. Sosyal hayatına devam eder. 1982'de İsviçre'ye göç eder, bu ülkede yaşamına devam ederek İdil'den ayrılır. 
KERİM KOPER
Kerim Usta olarak tanınır, İdil toplumunda bu isimle bilinirdi. Kerim Usta toplumun Ceosuy'du yaşadığı dönemde. Terzi dükkanı vardı. Takım elbiseler dikerdi. İdil Spor'u kuran ve İlk kulüp başkanlığı yapan kişi Kerim Ustadır. Kerim Usta İdil'i, İnsanlara yardım etmeyi seven bir kişi olması nedeniyle İlçe Kaymakamı başta olmak üzere burokrasi ile iletişimi vardı. Bu iletişimi sayesinde köylülere, insanlara yardımcı olduğu ifade ediliyordu. Cumhuriyetçi Güven partisi ilçe başkanlığı yaptığı dönemlerde İdil'e çok katkısı olduğu söyleniyor.
Toplumda bulunan zeki insanlar baharda açılan çiçekler gibidir. Yaptığı işle çiçek gibi sevgi kazanarak insanların ilgisini çeker, unutulmazlar arasına girer ve tarih olur. Bu davranış insan ilişkilerinde iletişim olarak ele alınır. Bizde, bir dönemin bir yanını, Sinema sektörünün İdil toplumunun gelişimi üzerindeki etkilerini hatırlatmak için yazdık. Sinema, Abdurrahmane Din, Spor, İdil'in gelişim süreçlerinde önemli değerlerdi. Bu değerlerde bir çok anın mevcut olduğunu bilmeyen yoktur, bilenler yorumlara bildiklerini yazabillirler...

YORUM EKLE
YORUMLAR
M.Emin Bozkuş
M.Emin Bozkuş - 9 ay Önce

Abdurrahmanin arkadaşı dostu; bizimde hemşerimiz Lahdo (Sağ) gibi yazmayı deniyor. Tabiki ona yetişemiyor. İki nedenden dolayı yetişemiyor. Birincisi: Lahdo öz be öz İdil'li bir anne ve bir babanın çocuğudur . İdil'de doğmuş. İdil'de büyümüş. İdil'i belli bir yaşa kadar kesintisiz solumuştur. Yani sahayı ilmek ilmek dokumuş. Ondan dolayı yetişemiyor. İkincisi: Lahdo yazdıklarını ev ödevi olarak kontrol eder. Çünkü okur bunu iyi bilir, iyi analiz eder. Yani devrlarine (imam dersi çocuğa verdikten sonra devrlerine çalış ve öyle gel derdi) iyi çalışır. Abdurrahman yazısını kontrol etme zahmetinde bulunamaz. Yazdığı gibi hiç bir yerine dokunmadan yayınlar. Ondan dolayı da dostuna, hemşehrime yetişemez. Lakin bu tür yazılar paha biçilmez yazılardır. Kıymetini bilen bilir. Bendeniz kıymetini bilenlerden biriyim. Eline, emeğine, kalemine sağlık Abdurrahman Nas. Namı diğer Abdurrahman Baran..

Nezir Konutgan
Nezir Konutgan - 9 ay Önce

Sevgili Abdülrahman içinde yaşadığımız dönemi dile getirmişsin , o Zamanda olanaklar az da olsa dahi İdil halkına yapılan hızmetler az değildi.
O devirde Sinama vardı, ve halk akın akın giderdi .
Her devirde zorluklar vardı ana yine birlik ce sevginin oluştuğu yerde güzellik doğar.
70/80 yıllar arasında idikden epey öğretmen olmuş arkadaşlar vardı.
Yazı için teşekkür ederim , eline emeğine yüreğine sağlık
Sevgi ve selamlarımla

İbrahim Sağur
İbrahim Sağur - 9 ay Önce

Geçmiş günleri bize hatırladığın için emeğine teşekkürler sayın Abdurrahman.
Sinemadan söz açılırken son olarak İdil Lahdo sineması bizimdi. Bir ara Kerim usta ile işlediyorduk. Son zamanda bizim oldu ve son dönemde Cizre sineması ile ortak olduk bu arada bir eli sakat olan Heso adında Cizre sinemasında bize mekanist olarak geldi. Şakayı, şamatayı seven bir delikanlıdı.
Sinema Hazak için mükemmeldi.
İlkin 16.lik flimler sonradan büyük sinema makinesini alarak 36. mmlik filmleri oynatıyorduk.
Neticede sinema ömrünü Videoların çıkmasıla tamamlanmış oldu.
İlk olarak videoyu Hazak'a biz getirdik. Belediye kahvesini biz işlediyorduk artık filmleri video dan izlerdik. En çok izlenen Kürt, Türk, Arap ve Süryanilerin beğendiği SEMİRE TEVFİK in okuduğu arapça şarkı ve türkülerdi. Genelde herkes Semire'nin boyu, pozu ve güzelliğini görmeye gelirledi.
Sinemanın makinesti Kerim usta olup ben genelde biletleri keserdim. Süryani ve Kürt gençleri arasındaki çıkan tatsız olayları önlerdim. Kürt gençleri bana karşı saygılıdılar.Sinema başlarken paraları eksik olanlar ve kısa bir süre sonra dişarda bekliyen çocukları bedava olarak içeri alırdım.
Kışın çocuklar kömür taşıyan kamyonlardan kömür çalarak sinemaya getirip içeriye alıyorduk yani anlıyacağınız o zamanda sinemaya gitmek için çocuklar her yolu deniyorlardı.
O zamanda Hazak'ta canlılık vardı olan tatsız olaylar kısa bir zamanda unutulup hayat devam ediyordu.
Hazak'ta beş bayram olurdu Kurban, Ramazan,Noel, Paskalya ve Cumhuriyet bayramı. Çocuklar olarak sevinirdik. Kürt ve Süryani çocukları ellerinde naylon torbalarıla bütün evleri dolaşıyorduk. Paskalya ( Diriliş) bayramında topladığımız boyalı yumurtalara sevinirdik.
İdil de herkesle aram iyi olup, İdil'e genel öğretmen ve memurlara kıralık ev bulmak için yardımcı oluyordum.
Parıhanın oğlu Adil Binici benim arkadaşımdı devamlı diyordu şanslı olsaydım 50. Sene sonra doğacaktım.
Her ne kadar o zamanda yokluk olsada o günleri özleriz.
Sayın Abdurrahman Baran kardeşe ve İdil haber çalışanlara teşekkürler başarılar dileğiyle saygılar selamlar.
İ . Sağur

Ömer sevgi
Ömer sevgi - 9 ay Önce

Sinema bizim dönemimizdeydi. Dünya yı filmlerde görürdük. Deniz, büyük şehir, uçak yani çok şey.. Lahdo Sağur'u çok gördük, sinemada çekirdeki ubeydo satardı, Reşit su satardı, Yaşaro arapça konuşurdu, bedave girerdi. Hepsi güzel anılardı. O dönemin insanları çok güzeldiler. Gitti. Gitiler Avrupaya, kaldıkları süre içinde İdilde güzel işler yaptılar.

Abdullah Demir
Abdullah Demir - 9 ay Önce

Elektrik saat 22 kesilir abut’a küfürün bini bir para. Ellerine sağlık

Ali Yiğit
Ali Yiğit - 9 ay Önce

Yazıyı beğendim. Abdurrahmane Dini çok özledim. O filozuflu kelimesi hala kullağımda binlerce insan bir araya gelse atışma yapsa kimsenin aklına döşeka Mella Alladın kelimesi asla akla gelmezdi. Mekanları cennet olsun

Mırat ersoy
Mırat ersoy - 9 ay Önce

Eline kalemine sağlık her dönemde toplumlarda iletişim bir şekilde gelişir, yaşama yön verir. Sinemanın gücünden bahs edilmiş. Doğrudur o güce şahit olduk. Videoyu da gördük..