İdil Halkı olarak bizler diaspora hayatında- Avrupa’nın her tarafına dağılmış ve gurbette yaşayan Süryanileriz. Avrupa’da yaşarken İdili arıyoruz. İdil, her gün gözümüzde tüter, özlemini çekeriz. Kerpiç evlerini, darıcık sokaklarını, bağ ve bahçelerini, toprak kokusunu, atmosferindeki havayı, çarşı merkezini hatırlayarak, yaşamışlığımızın hayalini kurarak yaşıyoruz. Her yıl birçok kişi kısa sürelide olsa eski topraklarını, evlerini, cadde ve sokaklarını görmek için idile geliyorlar. İdili dolaşıyorlar nostalji bir an yaşıyorlar.
Çocuklarımız, torunlarımız da bizden idile ilgili duyduklarından etkilenerek, idile bir özlem duyarlar, bu özlemlerini gidermek için bizimle idile geliyorlar. İdilli dolaşıyorlar, bizler hala dolaştığımız sokağı, yaşadığımız evi, çarşıyı, esnaflık yaptığımız dükkânı belki görebiliyoruz. Ama onları eskiye götürtecek, bir idil duyusunu yaşatacak, ata yurdunu da bir nebzede olsa onlara mistik havayı yaşatacak bir yapı kalmadığı için, Süryanilerde idilde toplum olarak yaşamayınca, onlara geçmişimizi anlatacak bir işaret,bir ad olmayınca samimi olarak söylüyorum üzülüyoruz. Avrupa’da yaşayan biz Süryaniler, bu derin duyduğumuz üzüntüyü sizinle paylaşma gereğini duyduk.
İdil, binlerce yıl öncesine dayanan kültürel zenginliğe sahip kadim bir ilçedir. Bu kadim ilçe Özlem ve sevgiyle nasıl korunabildiği sayısız örnekleri ile doludur.İdilin bölgede bilinen ilk ismi Beyt Zabday’dır. Zabday sözcüğü, taze tereyağı anlamına gelir. Bunu temel alırsak, bölgenin “tere yağı diyarı” anlamına da gelebilir. İdil ilçesinin ismi İslam coğrafyası kaynaklarında Bazebda şeklinde geçmektedir. . Bütün dünyaya yayılacak Hıristiyanlığın Anadolu’daki ilk merkezlerinden biri olacak olan Beyt Zabday, Süryani Kadim kilisesinin önemli bir merkez haline gelmiştir. İ.S.37’ de İsa’nın havarilerinden Adday, bölgeye geliyor. Önce Urfa’da Kral 5. Abgar ve halkı iman ediyor, daha sonra Beyt Zabday halkı. İdil, kurulan ilk yerel kiliseler arasında yerini alıyor ve Beyt Zabday halkı için / Hazak (İdil) Mazra adında bir Episkopos / Metropolit atanıyor. Hıristiyanlık tarihinde önemli bir yere sahip olarak günümüze kadar geliyor. Bugün ise Aşağı mahallede Meryem Ana klisesi ile birlikte 6 klise daha hala mevcut. Bir çok süryanin arazileri ve evleri, iş yerleri idilde bulunuyor. Süryaniler idilden ne kadar göç etmişlerse de arkalarında, alın terlerini, malvarlıklarını, insanlığını, devlete olan sadakatini, dostane ilişkilerini idil toplumunda bıraktılar. Bırakılan bu kültürel mirasa binaen, İlçenin önemli bir caddesine, bulunan bir meydana, sokağa Adday, Meryem Anna, Mor Şemun aklıma şimdilik gelen isimler, istişare edildiğinde başka isimlerde olabilir, isimleri yaşatmak amacıyla dile getirdiğimiz yerlere verilebilir. Taktirsizin. Sadece talebimizi size arz ediyoruz. Bu talebimizi değerlendirenciğinizi umuyoruz.
Günümüzde Müslüman, Hıristiyan ve Yezidilerin birlikte yaşadıkları İdil, 1970’li yıllara kadar Hıristiyan halkın yoğun yaşadığı bir merkezdi. İlçe 1973 yılına kadar Süryani belediye başkanları tarafından yönetilmiştir. 1980’li ve 1990’lı yıllar arasında bölgede baş gösteren çatışmalar ve çatışmaların beraberinde getirdiği can ve mal güvenliği, ekonomik sıkıntılar gibi sorunlar biz Hıristiyanlar bölgeden göç etmek zorunda bırakıldık. Avrupa’ya saçıldık. Babalarımız İdil hasretiyle ölüp gittiler. Bir çoğumuz mutlu değil, eski günlerimizi hep anar dururuz. Çocuklarımız, torunlarımız git gide İdil’i unutacaklar. Arz etmiş olduğumuz talep yasalar çerçevesinde uygun görüldüğü taktirde dünyaya geldiğimiz topraklara emeğimiz, sevgimiz, özlemimiz, kardeşliğimiz, sadakatimiz dönmüş olacak. Bu dönüş torunlarımıza yeni bir heyecan, devletin hoşgörü yüzüyle tanışmış olmalarına vesile olacaktır. Devletin birinci görevleri arasında bulunan insanlık hakları ve höşgörü ödevlerinden idilli Süryaniler olarak yaralanmak istediğimizi arz ederiz.
Yöre halkı olsun, İdil’de ikamet eden halk olsun “Beyt Zabday” beldesinin kadim halkının Hiristiyan olduğunu biliyorlardır. Tarihte bunu gösteriyor. Tarih yazılandır. Bu yüzden böyle ismlerin verilmesinin cok uygun olduğunu düşünüyorum. Lahdo Abimiz bunu çok güzel açık ve net anlatmıştır.Kendisini takdir eder ve inşAllah en yakın zamanda olumlu sonu alınacağını umuyorum. Tekrar Lahdo Abime candan teşekkürler.