Mazıdağı’nın Aykut köyünde kilim ve çanta dokuyan kadınlar, bu kültürün yaşatılması için bildiklerini gençlere aktarıyor.
Mardin’in Mazıdağı ilçesine bağlı Aykut (Deyrgûz) köyü kadınları, günlük yaşamları arasında fırsat buldukça bir araya gelerek, üretim yapıyor. Ticari amaç gütmeyen, gencinden yaşlısına bir araya gelen kadınlar, geçmişten bugüne gelen sanatlarını icra ederek, birbirine aktarıyor. Kimi kadınlar, doğadan topladıkları süpürge otları ile günlük yaşamda kullandıkları süpürgeleri üretirken, kimileri de dokuma işi yapıyor. Bazen rengarenk iplerle evlerinde ihtiyaç duydukları kilimleri dokuyan kadınlar, bazen atlar için eyer görevi görecek dokumalar bazen çobanlar için erzak çantaları dokuyor. Dayanışmayla üretim yapan kadınlar bir taraftan da kilamlar söylüyor.
Köyde kullanılan süpürgelerin hemen hepsi Fatma Sağlam’ın (70) elinden geçiyor. Toplanan otları birbirine geçirerek süpürgeleri yapan Sağlam, köyde yapmadığı bir iş kalmadığını dile getirdi. Zaman zaman kilim de dokuyan Sağlam,“Bu sanatı annemden öğrendim. Her şeyi bize öğrettiler. Biz de diyoruz anne babadan öğrendiklerimiz kaybolmasın. Süpürge yapıyorum. Köylüler, yapmayı bilmiyor. Bugüne kadar yüzlerce süpürge yaptım. İstiyorum ki; öğrensinler, kendilerine yapsınlar. Ben yarın olmayabilirim. Onlar da öğrensin istiyorum. Bu dünyada güzellikten, iyilikten daha güzel bir şey mi var” diye konuştu.
HER İHTİYAÇLARINI ÜRETİYOR
Dokuma yapan kadınlardan Ayşe Sağlam da, yaptığı işi teyzesinden öğrendiğini dile getirerek, “Eskiden halı yoktu kilim dokunurdu. Kilimlerin keçi kılı ve yününden dokunduğu dönemlerde yapımı zahmetliydi. Koyunun yününden yapılan boyanıyordu, keçinin kılı sadece siyah olarak kullanılıyordu. Şimdi rahat olmuş. Şimdi ipleri hazır alıyorsun. İstanbul’dan çocuklarımız gönderiyor. Cüzdan yapıyoruz, gönderiyoruz. Gençlere falan veriyorlar. Süs olarak kullanıyorlar” dedi. İstanbul’da yaşadığını ancak koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle bu yıl İstanbul’a gitmediğini belirten Sağlam, dokudukları eşyaları torunlarına, çocuklarına hediye olarak gönderdiklerini söyledi. Kendilerinin güzel bir sanat icra ettiklerini belirten Sağlam, her yıl bu şekilde dokuma yaptıklarını ifade etti. Sağlam, kadınlara her şeyi öğrenmeleri çağrısında bulunarak, “Öğrenmek güzeldir. Ne kadar bilirsek o kadar iyidir. Evin ne ihtiyacı varsa kendimiz yapabiliyoruz. Yatağı, döşeği her bir şeyi yapabiliyoruz” ifadelerini kullandı.
tüfek icat oldu mertlik bozuldu misali gibi tekstil dokuma alanındaki fabrikasyon gelişme böylesi elleri öpülesi analarımızın bacılarımızın el emeği göz nuru sanatsal yapıtlarını gölgede bırakmış maalesef. Gelenek görenek kültürümüze katkı sunan böylesi insanları Allah başımızdan eksik etmesin.