Siçuan eyaletinin başkenti Çengdu'da 'çay içme eylemi' bir 'Çayevi Kültürü'ne dönüştü. Çinlilerin çayevleri hakkında bir deyişi bile var: ''Siçuan'da güneşli günlerden daha fazla çayevi var'' Burada, bambu ve kerpiç binaların sokağa bakan kapılarının ardından nefis çay kokularını duymak zor değil. Bu kentte yerelliğin ve tarihin kokusu adeta çaya karışıyor. Çin kültürünün geleneksel bir parçasını deneyimlemek istiyorsanız, en iyi çayevleri için bir keşfe çıkmalıyız.

ÇİN'İN OLMAZSA OLMAZI: ÇAY

Bilirsin ki çay, kuşkusuz Çin kültürünün vazgeçilmez değerlerinden biri. Çengdu'nun çayevleri dinlenmek, rahatlamak, sohbet etmek, toplantılar yapmak gibi işlevleriyle de geleneksel yapısını bozmuyor. Egzotik Siçuan çay kültürünü deneyimlemek için, yerlilerin çayevine giden ayak izlerini takip edin. Tüm bu kalabalık, bir çay evinde bir araya gelip, sohbet ederken çay içecekler.

BU ÇAYEVLERİNDE TİCARET DE YAPILIRDI

Çengdu, dünyanın en fazla çay bahçesine ev sahipliği yapan bir şehir. Yıllar önce, çayevleri, insanların arkadaşlarıyla ve aileleriyle canlı performanslarını izlediği yerlerdi.

Çengdu'nun çay evleri sıradan bir kafe ya da çayhane işleyişinden çok farklı. Bu çayevleri, kentteki sosyal yaşamın bir aynası. Eski toplumlarda, insanlar iş müzakereleri veya ticaret için çay evlerinde toplanıyorlardı. Yerel çetelerin bile ateşli silahları ve afyonları sattığı yerler çayevleriydi. Yani kısaca, buradaki Çinlilerin, çayevlerini bir iş merkezi olarak da gördüğünü söyleyebiliriz.

ADİL KOMŞUCULUK: ÇAYEVİ MAHKEMELERİ

Tüm bunların yanında, Eski Çin'de çayevi mahkemelerine rastlıyoruz; Bu evler, komşular arasındaki anlaşmazlıklara aracılık ederek sivil mahkeme işlevi görüyordu. Herhangi bir anlaşmazlık olduğunda, iki taraf bir çay evinde tartışmak için buluşur; Arabulucu, tartışmayı bitirdikten sonra hangi tarafın haklı olduğunu söylerdi. Orada bulunan diğer insanların da fikirleri sorularak, adil bir 'mahkeme' gerçekleştiriliyordu. Çengdu'nun yerli kültürünün bir parçası olan eski çayevleri, kentsel gelişiminde değişime uğramış olsa da, bu geleneği kaybetmek söz konusu bile değil.

BAMBU SANDALYELERİNE OTURUP, AKŞAMA KADAR ÇAY İÇİYORLAR

Çinli insanlar bu çayevlerine gidip, bambu sandalyelerine yaslanıp bir yudum çay ile rahatlıyorlar. Sigara içip, televizyon izleyip, Majiang oynarlar. Geleneksel bir sosyal alan olarak, Chengdu çayevleri hala ilk günkü gibi. İnsanlar sadece bir bardak çay ile bir gün boyunca orada oturabilirler.

Buradaki insanlar o kadar doğal ki, içeri girdiğinizde "hoş geldiniz" sesini duymayacaksınız, daha çok  "ne var ne yok", ''ne alırsın'' gibi sorularla karşılanıyorsunuz. Sanki tanıdığınız bir dostunuzun oturma odası gibi; herkes birbirini tanıyor. İçeri gelen direk muhabbete karışıyor. Buradaki  ortam, Çince bilmeyen insanları bile eğlendiriyor

EN İYİ ÇAYEVLERİNDE, EN İYİ ÇAYLAR

Bambularla inşa edilen Çengdu çay evleri genellikle bambu masalar ve bambu sandalyelerle dekore edilir. Makul fiyatlarda iyi bir hizmet söz konusu. İşinizi zorlaştıran yegane sorun kuşkusuz seçim yapmak. Adım attığınız her sokakta onlarca çayevi var. Her mahallenin kendi 'kahvehanesi' gibi düşünün. Öyle lüks koltuklar, rahat bir ortam da beklemeyin; bana daha çok yöresel bir köy evi havası 

SİÇUAN OPERASI'NI İZLEYECEĞİN ÇAYEVİ

Çengdu'daki en iyi çayevlerini soracak olursanız; çayevleri, yasemin, maofeng ve zhuyeqing gibi ünlü Çin çayları dahil olmak üzere tüm çayları servis ediyor. Bir tutam Çin çayı alınır, porselen demliğe konur. Üzerine azıcık, sadece yaprakları yıkamaya yetecek kadar kaynar su ilave edilir ve ortaya nefis kokular saçar. Her bir çayevi başka bir dünyadır.

Çay meraklıları, Siçuan Operası'nın, kukla şovunun, akrobatik gösterilerin veya çayı yudumlarken geleneksel hikaye anlatımının tadını çıkarmak için, işte bu çayevlerinde bir araya geliyor.