Halkların Demokratik Partisi (HDP), Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca kapatılması istemiyle açılan davada yazılı savunmasını Anayasa Mahkemesine (AYM) sundu.
Anayasa Mahkemesi 21 Haziran'da Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın HDP'nin kapatılması istemiyle hazırladığı ikinci iddianameyi kabul ederek süreç başlamıştı.
843 sayfalık ikinci iddianamede, 451 partili hakkında siyasi yasak istendi. 69 partilinin söz ve eylemleri, temelli kapatılması istemindeki "suçların odağı" olmasına gerekçe olarak gösterildi.
İddianame kabul edildikten sonra 9 Temmuz'da HDP'ye 70 ek klasör ve flaş bellekler içinde resmi olarak iletildi. Ve 60 günlük savunma süreci de başlamış oldu. İnceleme yapılırken savunmanın yazımı da başladı.
HDP'nin 11 Ağustos'ta yaptığı ek süre talebi kabul edilmişti. Ek sürenin bugün sona ermesiyle, HDP Hukuk ve İnsan Haklarından Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Ümit Dede başkanlığında oluşturulan ve 11 kişinin yer aldığı komisyon tarafından hazırlanan 172 sayfalık savunma dosyası AYM'ye teslim edildi.
Süreç nasıl işleyecek?
HDP’nin AYM’ye verdiği savunma dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin’e gönderilecek. Başsavcının bir ay içinde esas hakkındaki görüşünü sunması gerekiyor. Bu görüş de HDP'ye gönderilecek.
Daha sonra Anayasa Mahkemesince belirlenecek tarihlerde, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Şahin sözlü açıklama, HDP yetkilileri de sözlü savunma yapacak.
Bütün sürecin ardından davaya ilişkin bilgi, belgeleri toplayacak raportör, esas hakkındaki raporunu hazırlayacak. Bu işlemler sürerken gerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı gerekse davalı HDP, ek delil veya yazılı ek savunma verebilecek.
Raporun, Yüksek Mahkeme üyelerine dağıtılmasının ardından Başkan Zühtü Arslan, toplantı için gün belirleyecek, üyeler belirlenen günde bir araya gelerek kapatma istemini esastan görüşmeye başlayacak.
15 üyenin 10'unun oy çokluğuyla karar verilebilecek
HDP hakkındaki kapatma davasını, 15 kişiden oluşan Anayasa Mahkemesi heyeti karara bağlayacak. Anayasa'nın 69. maddesinde sayılan hallerden ötürü partinin kapatılmasına veya dava konusu fiillerin ağırlığına göre devlet yardımından kısmen ya da tamamen yoksun bırakılmasına, toplantıya katılan üyelerin 3'te 2 oy çokluğuyla yani 15 üyenin 10'unun oyuyla karar verilebilecek.
Siyasi parti kapatma davası sonucunda verilen karar, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı ile ilgili siyasi partiye tebliğ edilecek ve Resmi Gazete'de yayımlanacak.
Anayasa Mahkemesinin, siyasi yasak istenen partililerin, beyan ve eylemleriyle partinin kapatılmasına neden olduğunu belirlemesi halinde bu kişiler, kesin kararın Resmi Gazete'de gerekçeli olarak yayımlanmasından başlayarak 5 yıl süreyle bir başka partinin kurucusu, üyesi, yöneticisi ve denetimcisi olamayacak.