Silopi ilçesinden 1993 yılında terör olayları nedeniyle köyünden çıkan Süryani İlişva Sağman'ın cenazesi, 20 yıl sonra vasiyeti yerine getirilerek huzur ve güven ortamının sağlandığı toprağına getirildi.
Şırnak'ın Silopi ilçesinden 1993 yılında terör olayları nedeniyle köyünden çıkan Süryani İlişva Sağman'ın cenazesi, 20 yıl sonra vasiyeti yerine getirilerek huzur ve güven ortamının sağlandığı toprağına getirildi.
Silopi'nin Kösreli köyünden 1993 yılında yaşanan terör olaylarından kaçıp Almanya'nın Stuttgart şehrine yerleşen İlişva Sağman, 2003'te 88 yaşında vefat etti. Stuttgart'ta defnedilen Sağman, vefat etmeden önce cenazesinin memleketinde defnedilmesini vasiyet etti. Sağman'ın bu isteği 20 yıl sonra yerine geldi.
Vasiyeti yerine getirmek isteyen yakınları, Türk konsolosluğu yetkilileriyle iletişime geçti. Görüşmelerin ardından Sağman'ın cenazesi, Stuttgart'tan alınıp, uçakla Şırnak Şerafettin Elçi Havalimanı'na getirildi. Kara yoluyla Cudi Dağı eteklerindeki Silopi ilçesi Kösreli köyüne getirilen cenaze için tören yapıldı.
Papaz İshak Ergün tarafından yapılan dini vecibelerle Sağman, doğduğu yerde 20 yıl aradan sonra defnedildi. Törene, Silopi Kaymakamı Cihat Koç ile Sağman'ın yakınları katıldı. Kaymakam Koç, defin yapılan kabrin başına gidip kürekle ilk toprağı attı. Defnin ardından Kaymakam Koç ve beraberindekiler köydeki kiliseyi de gezip, bölge halkıyla bir süre sohbet etti.
Cenazede konuşan papaz İshak Ergün, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Kaymakam Cihat Koç'a teşekkür etti.
"Beraber yaşayabiliriz" diyen Ergün, " Allah, hepinizi korusun. Allah devletimizi, bölgemizi korusun. İnsanlığın birden fazla kez başladığı noktadayız. Medeniyetin, insan haklarının, sevginin, saygının başladığı noktadayız. Hazreti Adem babamızın bu Orta Doğu'da yaşama başladığına inanıyoruz. 2'nci defa da Hazreti Nuh'un gemisi bu tepelerde, bu dağlardan indi ve insanlık buradan başladı. Dolayısıyla biz başka memleketlere özeneceğimize, burada kardeşçe yaşayabiliriz. Barışla yaşayabiliriz" dedi.
Kaymakam Cihat Koç, bölgenin terörden temizlendiğini ve göç etmek zorunda kalan Süryanilerin eski yaşadıkları topraklara geri dönmeye başladığını ifade ederek, "Bu topraklarda çok acılar yaşandı. Bu acının da bir kimliği yok. Halkın tamamının yaşadığı acılar bunlar. Ama nihayetinde şunu görüyoruz. Devletimiz var olsun, dağlarımız terörden temizlendi ve yıllarca kendi toprağından, kendi vatanından uzakta kalan insanlarımız hassaten Kösreli halkımız, artık belki de Avrupa'daki birçok rahatlıklarını, kendilerinin maddi durumlarını bırakarak koşa koşa topraklarına geri dönüyorlar. Vatanı sevmenin, dini, ırkı, milliyeti olmaz. Toprağı sevmenin, yaşadığı, doğduğu, büyüdüğü coğrafyayı sevmenin milliyeti, ırkı dinsel etnik hiçbir kökeni olmaz" diye konuştu.