Kategoriler

Allah'ın gizli adaleti!


Musibetler tesadüfi değildir. İnsanların başına gelen bütün musibetler Allah’ın izni ile meydana gelir. “Allah’ın izni olmadıkça hiçbir musibet gelip çatmaz...” (Teğâbun/11)

Mümin olarak böyle inanmalı, buna göre davranmalı ve yaşananlardan ibretler almalıyız.

Musibetler, bazen imtihan için bazen günahlara kefaret için bazen de adaletin tecellisi için gelirler.

İmam Gazali’nin eserinde geçen ve “Allah’ın gizli adaleti”ni konu alan bu ibret dolu olayı sizlerle paylaşmak istiyorum.

Hz. Musa (a.s) bir münacatında:

–  Ey Rabbim! Bana, kullarına uyguladığın adaletini göster, diye dua etti. Allah’u Teala:

– Ey Musa! Sen atılgan, cesur ve aceleci birisin; sabretmeye gücün yetmez“ dedi. Musa (a.s):

–  Senin özel yardımınla sabredebilirim, dedi. Allah (c.c):

– O zaman filan yerdeki çeşmenin yanına git, çeşmenin hizasında, orayı görebilecek bir yere gizlen; kudretime ve gaybî ilmimde sırlarıma bak! Buyurdu.

Musa (a.s) çeşmenin yakınlarındaki bir tepeciğe çıktı ve kendini gizleyerek çeşmede olacakları gözetlemeye başladı.

Biraz sonra çeşmeye bir atlı geldi. Adam atından indi, abdest aldı, suyunu içti. Kuşağına bağlı ve içinde bin dinar bulunan kesesini çözerek yan tarafına koydu. Namaz kıldı. Sonra, acele ile atına bindi; altın kesesini orada unutarak çekip gitti.

Atlıdan sonra çeşmeye küçük bir çocuk geldi; çeşmeden su içti, o esnada altın kesesini gördü, onu alarak gitti.

Çocuktan sonra çeşmeye ihtiyar ve kör olan bir adam geldi; su içti, abdest aldı ve namaz kıldı. O sırada atlı, altın kesesini düşürdüğünü anlayınca geri döndü. Çeşmenin yanında ihtiyar kör adamı görünce hemen yakasına yapışıp ona:

“Ben burada az önce bir para kesesi düşürdüm; kesemi bana ver! Çünkü buraya senden önce başka birisi gelmedi!” dedi. İhtiyar kör:

 ”Baksana ben yaşlı ve kör birisiyim! Nasıl olur da senin keseni görebilirim?” dedi. Atlı, yaşlı adamın sözüne inanmadı, kızdı; kılıcını çektiği gibi adamı orada öldürdü. Yaşlı adamın üzerinde kesesini aradı ama bulamadı. Atına binip tekrar yoluna koyuldu. Musa (a.s) o an daha fazla dayanamayarak:

“Ey Rabbim! Sabrım tükendi. Ben biliyorum ki sen en adilsin. Acaba bu gördüğüm şeylerin aslı nedir?” dedi. O esnada Cebrail (a.s) geldi ve şöyle dedi:

“Ey Musa! Allah (c.c) şöyle buyuruyor: ‘Ben senin bilmediklerini ve bütün gizlilikleri bilenim. Gördüklerine gelince:

– Keseyi alan küçük çocuk, hakkını ve kendisine ait olan malı aldı. Onun babası bu atlı adamın yanında ücretle çalışan bir işçiydi, ama parasını alamamış, alacakları birikmişti. İşte bu altınlar onun hakkıdır. Bu ihtiyar ise kör olmadan önce atlının babasını öldürmüştü. Bu da onu öldürerek (benim katımdaki) kısası uyguladı. Gördüğün gibi her hak sahibi hakkına kavuştu. Benim adaletim çok gizlidir.”
Selam Ve Dua ile 
Abdulselam Güleç

Yorumlar

Mustafa Yemen 1 Yıl Önce

Biz Allah'ın adeletinde ne kadar kıvranıyorsak, kıvranalım, Eğer Allahın adaletini biliyorsak girdabı geçeceğimizden kuşku olmayacak. Alahın adaleti teceli edecek. Kuyunun başındaki hikaye gibi keşke on yılda bir o hikaye tecelli etseydi. Ne kadar temizlik olurdu. Abdulselam bey akıcı bir yazı yazmış. Eline sağlıl..

Şükrü yağan 1 Yıl Önce

Allah ın adaleti her zaman ve her yerde tecelli ediyor ama sabretmek gerekir

Murat un 1 Yıl Önce

Bu hikaye yi defalarca dedemden değişik bir tarza da dinlemiştim. Sosyal hayatımda bu hikaye benim için rehberdi. Bu rehber doğrultusunda yaşıyordum. Bugün bu yazıyı okunca gençliğimi hatırladım. Dedemi hatırladım. Bu sebeplerden dolayı teşekkür ederim abdulselam bey, yazı bana çok şey katmıştı...

Fırat Geçgel 1 Yıl Önce

Allahu ekber...

Abdurrahman Nas 1 Yıl Önce

Sosyal hayatımız, hikayede ismi geçen çeşme gibi hergün buluştuğumuz yerdir. Biz insanlar anlatılan çeşmenin başında Allahın tecelli eden Adaletinde hergün hesaplaşıyoruz. Ama kimse bunun farkında değil. Yaşanan bütün sıkıntılar, yaşanan bütün başarılar, hareket eden karınca, esen rüzgar Allahın Adaletinin neticesidir. Tabi biz bilmiyoruz. Bilmemiz gereken bir şey var oda attığımız her adımın hesabını vereceğimizdir. Bu hesabı bu dünyada vereceğini bilmen gerek. Öbür dünyada değil çeşmenin başında vereceğini bilmen gerek. Bu kapsamda, hırsızlık yaparsan, sanada hırsızlık, adam öldürürsen sendende öldürüleceği, iyilik yaparsan iyilik bulacağını, faiz, haram yersen huzurun kalmayacağını bilmen gerek, bu dünyada ödeyeceğine Allahın adaletine inanman lazım. İnanman gereken bir şey daha var, beladan kaçarken, kaçan kişinin ardından gitmemek gerektiğini bilmek erdemliktir. Star allahın ismidir, bunu ihlal eden en çok ibadet eden insanların olması günümüz dünyasın da trendi yüksektir. Bu isanlar sizi karamsara. düşürmesin Allahın adeletinde hesaplarını vereceklerdir. Abdulselam bey klasik ve güncel bir yazı yazarken herkesin yarasına dokunmuş oluyor, bu da insanlara acı verirken, konun anlam bütünlüğü insanlara sabır veriyor...

Tüm Yorumlar